19 C
İstanbul
20 Eylül 2024, Cuma

Aşk Meydanı, Erenlerin ve Bilenlerindir

Okuyucu Köşesi’nde bu haftanın yazısı, ABF Genel Sekreteri Özgür Kaplan’dan.

Aleviliğin inanç ve ahlak anlayışını kavrayışı, cezalandırma ya da ödüllendirme üzerine değil, bilimsel ve çağdaş bir zekâ ile şekillenmiş vicdan üzerinedir. Aslında “inancımız bilgi ve ibadetin bir kazanda kaynamasıyla bugüne gelmiştir” demek, daha doğru olacaktır.

Yani Alevilerin inanç, doğa-insan ve kadın-toplum ilişkilerine bakıldığında, diğer inançların hiçbiriyle benzeş olmadığı görülür ve bağlantılı olmadıkları anlaşılır. İnsanın diğer canlılar karşısında tek üstünlük ve özelliği, kâmil oluşunda ve ikrarında gizlidir. O ikrar ki bizim canlı cansız tüm varlıklara iyiliği dokunan bir çizgide kalmamızı sağlar. O kemalet, 72 millete bir nazarla bakmamızı sağlar.

Tarihçisinden sosyologuna, dindarından ateistine kadar uzanan bir yelpazede herkes, şunu kabul ederek iyi bilmelidir artık; biz zalime karşı Şah Kalender olup başkaldırının lideri de olmuş, bitki, böcek, hayvan veya insan ayırt etmeksizin her varlığa “Can” diyen ve onları kutsal sayan, ateşi suyla söndürmenin bile suyu inciteceğine inanmış bir halkız.

Bizim yaşam bağımız doğanın ta kendisidir. İnancımıza ve ikrarımıza yaşam kaynaklarıyla bağlıyken, hiç kimse ve hiçbir güç, bizi bir arada tutan sembollerimize saygısızlık yapamaz. Hacı Bektaş bizim hem Hünkarımız hem de Veli’mizdir. O vahdet-i vücut makamındadır. Hünkarı anmak, harareti narda kerameti kendinde aramaktır.

Evet topluma ikilik düşürmek yola ve erkana ihanettir; ama gafletten uyanmak da bir nevi yola hizmettir. Yanlışta ısrar etmek ise zalimlerin safında mazlumlara kılıç sallamaktır.

Milyonlarcamız BİZ olarak Hünkarın huzuruna çıkarken, arınacağız, özümüze ayna tutacağız, düşenimiz varsa kaldıracak, ağlayanımızı güldüreceğiz. Döküleni toplayacak, kuruyanı yeşerteceğiz.

Peki ya siz? Cemevimize cümbüşevi deyip, Madımak katillerini serbest bırakanlarla kol kola, çamura bata çıka yürüyeceksiniz. Varlığını kutsal saydığımız ne varsa düşman bilip yok etmeye çalışan karanlık sultanları ile Şah Hüseyin’in biat etmediği sarayda aynı sofraya kaşık sallarken, sızlayacak bir vicdanınız bile kalmayacak.

Boynumuzda teslim taşı
Er yolunda verdik başı
Siz Mervani biz Bektaşi
Siz bir yana biz bir yana…
[Sıtkı Baba]

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK HABERLER

BİZİ TAKİP EDİN

289,657BeğenenBeğen
2,183TakipçiTakip Et
19,866TakipçiTakip Et
365AboneAbone Ol
- Reklam -

EN SON HABERLER